İtalya’nın Piove di Sacco kentindeki termal yönetim tesisi, soğutulmuş su çözümlerine olan artan talebi karşılamak için test ve üretim kapasitelerini artırıyor.
Kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümlerinin küresel sağlayıcısı Vertiv, İtalya’daki Tognana yakınlarındaki termal yönetim merkezindeki test odasını yenileyerek önemli bir yatırıma imza atıyor. Yatırım, tesisin mevcut alanında sahip olduğu test ve üretim kapasitesini önemli ölçüde artırıyor. Bu adım, Vertiv’in sıvı soğutmayı teşvik etmek amacıyla soğutulmuş su (chilled water) sistemlerinin gelişimine yönelik sürdürdüğü kararlılığı gösteriyor. Ayrıca Vertiv, şirketin veri merkezlerine, yüksek performanslı hesaplama, yapay zeka (YZ) ve üretken yapay zeka (ÜYZ) gibi alanlarda artan taleplere verdiği desteği de gözler önüne seriyor.
Yenilenen test odası, Vertiv‘in müşteri ekipmanları üzerinde standart ve özel testler yapma kapasitesini artırıyor. Bu test odası, ürün portföyündeki hava ve su soğutmalı tüm soğutma çözümlerini kapsıyor. Ayrıca, 2MW’dan daha büyük bir termal yükü 55°C’ye kadar oda sıcaklığında dengeliyor. Bu, Vertiv’in düşük küresel ısınma potansiyeline (GWP) sahip soğutucularla donatılmış üniteleri, yenilenmiş test odalarında deneyimleyebilmesine imkan tanıyor.
Vertiv‘in bu yenileme çalışması, veri merkezi endüstrisi için son derece önemli bir dönemde gerçekleşiyor. Artan kapasite taleplerini hızla karşılamak zorunda olan operatörler, aynı zamanda çevresel etkileri minimize etmeye çalışıyorlar. Bu bağlamda, 100’den fazla Avrupa veri merkezi operatörü ve ticaret birliği, 2030’a kadar iklim nötrlüğünü taahhüt eden İklim Nötr Veri Merkezi Paktı’nı imzalayarak bu taahhüdü net bir şekilde ortaya koyuyorlar. Soğutulmuş su sistemleri, operatörlerin veri merkezi kapasitesini artırırken aynı anda doğrudan ve dolaylı emisyonları sınırlamalarına yardımcı olarak bu hedefe ulaşmada önemli bir rol oynuyor. Sistemler, düşük küresel ısınma potansiyeline (GWP) sahip soğutucuları kullanarak doğrudan ve dolaylı CO2 emisyonlarını önemli ölçüde azaltıyor. Sonuç olarak, veri merkezlerinin karbon ayak izi büyük ölçüde azalıyor.
Vertiv EMEA Başkanı Karsten Winther, “Kaynak kullanımı açısından oldukça verimli olan soğutulmuş su çözümleri, veri merkezi endüstrisinin sürdürülebilir büyümesi açısından büyük önem taşıyor. Önemli olan, bu sistemleri operatörler ve çevre için daha fazla nasıl geliştireceğimize odaklanmak. Bu pazarda sahip olduğumuz lider konumdan dolayı gurur duyuyoruz. Örneğin, 5 MW’lık yüksek verimli soğutulmuş su sistemlerinin kurulumu için Green Mountain ile birlikte çalıştık. Termal yönetim teslimatımızdaki test ve üretim kapasitesini artırma çalışmamız, bu alanda yenilik yapmamıza ve endüstriye ve müşterilerimize daha fazla değer sunmamıza olanak tanıyor” dedi.
Vertiv Termal Yönetim EMEA İş Lideri ve Kıdemli Global Direktörü Roberto Felisi, “Aralık ayında, Vertiv Liebert AFC yüksek kapasiteli, akışkanlı 2200kW’ye kadar invertör vidalı soğutucu modelimizi EMEA pazarına sunacağız. Bu yeni test odası, daha büyük kapasiteli üniteleri test etmemize olanak sağlayacak. Termal yönetimi sistemlerine ve özellikle sıvı soğutma çözümlerine olan talebi karşılamak için sahip olduğumuz yeteneklere daha fazla yatırım yapmaya devam ediyoruz” dedi.
Vertiv, bu önemli gelişmeleri kutlamak amacıyla çalışanların ailelerini İtalya, Piove di Sacco’daki Vertiv Müşteri Deneyim Merkezi’nde ağırladı. Bu özel ziyaret, çocukları ve gençleri etkileşimde bulundurmak için düzenlenen etkinliklerle doluydu. Bu etkinlikler hem katılımcıların etkileşimde bulunmasını sağladı hem de veri merkezlerinin ve termal yönetimin önemini anlamalarına yardımcı oldu. Katılımcılar yaşlarına göre termodinamik atölyelerine katılma fırsatı buldular ve aynı zamanda soğuk oluşumu ve sıcak ile soğuk hava partiküllerinin davranışları gibi konuları keşfettiler. Ayrıca, Vertiv XR uygulaması gibi son teknoloji artırılmış gerçeklik uygulamalarını deneme ve sanal bir veri merkezini keşfetme şansına sahip oldular.
Bu etkinlik, çocuklara ve genç katılımcılara, ebeveynlerinin veri merkezi altyapı ekipmanlarının nasıl geliştirildiğini, tasarlandığını ve inşa edildiğini daha iyi anlatma şansı verdi. Ayrıca, katılımcıları STEM çalışmalarına teşvik ederek yaşanılabilir bir gelecek yolunda önemli bir adım oldu.