Wilo Türkiye, su teknolojileri alanında 30 yılı aşkın deneyimiyle sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler sunmakta. Çevre dostu su yönetimi ve enerji verimliliği ile sektörüne yön vermeye devam eden Wilo Türkiye, yerel tedarikçilerle kurduğu güçlü iş birlikleri ve dijital dönüşüm süreçleriyle de dikkat çekiyor. Wilo Türkiye Genel Müdürü Duygu Erdem, firmanın inovasyon ve sürdürülebilirlik stratejileri, pazardaki konumu ve 2025 hedefleri hakkında bilgiler paylaştı.
“Bizim için her şeyin temelinde, insanların daha verimli ve çevre dostu bir şekilde su kullanabilmesi yatıyor”
Wilo Türkiye, 30 yılı aşkın süredir ülkemizde su teknolojileri alanında faaliyet gösteren öncü bir markadır. Bina teknolojileri, endüstri ve su yönetimi gibi çeşitli alanlarda uzmanlaşarak ülkemizde hem kamu hem de özel sektör projelerinde aktif rol alıyoruz. Gelişmiş ürünlerimiz ve sürdürülebilirlik odaklı çözümlerimizle Türkiye’deki operasyonlarımızı sürekli olarak geliştirmekteyiz. Türkiye yapılanmamızda yerel ihtiyaçları global bir vizyonla harmanlayan bir yaklaşımla hareket ediyoruz. LEED sertifikasına sahip, enerji verimliliği ve çevre dostu tasarımıyla öne çıkan yeşil binamız, sürdürülebilir üretim ve yönetim süreçlerimizin temel taşlarından biridir.
Akıllı sistem entegrasyonu sayesinde, tüm bu çözümleri bina otomasyon sistemlerine entegre edebiliyoruz
Enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik, Wilo Türkiye için gerçekten çok önemli. Bu alanlarda geliştirdiğimiz çözümlerle, özellikle su yönetimini daha verimli ve çevre dostu hale getirmeyi hedefliyoruz. IE5 motor teknolojimiz, enerji tüketimini önemli ölçüde azaltıyor ve işletmelerin enerji maliyetlerini düşürüyor. Bu motorların sağladığı verimlilik, su taşıma sistemlerinde hem çevreye hem de kullanıcıya büyük fayda sağlıyor. Aynı zamanda uzun ömürlü ve enerji verimliliği yüksek IE5 motorlu ürünlerimiz, çevreyi koruma hedeflerimizle uyumlu şekilde kullanıcılar için ciddi tasarruf fırsatları yaratıyor.
Pazara sunduğumuz ürünler arasında, Wilo-Helix VE 2.0, Wilo-Stratos GIGA2.0-I ve Wilo-Yonos GIGA2.0-I öne çıkıyor. Bu ürünler, enerji tüketimini optimize ederken aynı zamanda dayanıklı yapılarıyla uzun süreli kullanım sunuyor. Akıllı sistem entegrasyonu sayesinde, tüm bu çözümleri bina otomasyon sistemlerine entegre edebiliyoruz. Kullanıcılar, sistemlerini uzaktan izleyip kontrol edebiliyor, böylece iş süreçlerini daha kolay ve hızlı yönetebiliyorlar. Bu sistemler, enerji verimliliğini artırırken sürdürülebilirliği de ön planda tutuyor.
Bizim için her şeyin temelinde, insanların daha verimli ve çevre dostu bir şekilde su kullanabilmesi yatıyor. Bu amaçla, tüm ürün ve çözümlerimizi bu prensibe göre şekillendiriyoruz.
Müşterilerimiz, sadece verimliliği artıran değil, sağlık ve güvenliği de önceliklendiren sistemlere yöneldi
Pandemi döneminde, kurumsal bir firma olarak tüm çalışanlarımızın, müşterilerimizin ve paydaşlarımızın sağlığını öncelik alarak faaliyetlerimizi, hijyen ve güvenlik önlemlerimizi planladık. Aldığımız önlemler ile birlikte Covid-19 sürecinde herkesin karşı karşıya kaldığı küresel zorluklara rağmen kesintisiz bir şekilde ürün tedariğini sürdürmeyi başardık. Salgın döneminde Wilo Grup olarak yeni dijital araçların kullanımı ile müşteri ve paydaşlarımıza daha iyi destek sağlamayı hedefledik. Covid-19 sürecinde yaptığımız faaliyetler ile salgın sonrası dönem için bir zemin hazırladık.
Pandemi sonrası dönemde ise pompa teknolojilerine yönelik ihtiyaçlar farklı bir boyuta taşındı. Müşterilerimiz, sadece verimliliği artıran değil, sağlık ve güvenliği de önceliklendiren sistemlere yöneldi. Hijyen, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik, odak noktamız oldu. Bu taleplere yanıt verirken, en verimli ve dayanıklı teknolojileri sunmaya özen gösterdik.
Yeni nesil pompa sistemlerimiz, daha az enerjiyle daha yüksek verimlilik sunan ileri teknolojilere sahiptir. Bu yaklaşımımız, yalnızca finansal kazanç sağlamakla kalmayıp çevresel etkileri de minimize ederek sürdürülebilirlik hedeflerimize olan bağlılığımızı ortaya koymaktadır.
150 yılı aşkın tecrübemizle, su teknolojilerindeki vizyonumuzu sektördeki paydaşlarımızla sürekli olarak paylaşmaya ve fiziksel olarak bir araya gelmeye özen gösteriyoruz
Türkiye’deki yerel tedarikçilerle kurduğumuz güçlü iş birlikleri, stratejik önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu iş birlikleri, şirketimiz ve ülkemizin ekonomisi için önemli kazanımlar sağlıyor. İş ortaklarımızla, piyasadaki dalgalanmalara hızlı yanıt verebilmek, yerel pazarın dinamiklerine duyarlı kalabilmek ve maliyet etkin çözümler geliştirmek adına birlikte çalışmak büyük önem taşıyor. Ayrıca, yerel tedarikçilerle uzun vadeli bir iş birliği ağı kurarak, sürdürülebilirlik hedeflerimizi de en iyi şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Bu iş birliklerinin, finansal, operasyonel verimlilik ve risk yönetimi açısından da bize katma değer sunduğunu düşünüyoruz.
150 yılı aşkın tecrübemizle, su teknolojilerindeki vizyonumuzu sektördeki paydaşlarımızla sürekli olarak paylaşmaya ve fiziksel olarak bir araya gelmeye özen gösteriyoruz. Son olarak Sakarya ve Bursa’da düzenlediğimiz “Suya Yön Veren Buluşmalar” etkinliklerinde, endüstriyel çözümlerimiz, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik konularındaki hedeflerimizi ve projelerimizi anlattık. Dortmund’daki “Liderler Buluşması” etkinliğimizde ise, küresel stratejilerimizi bayilerimizle paylaşıp, akıllı fabrikamızda sunduğumuz sürdürülebilir üretim çözümlerini sergiledik. Geleceğin su yönetimi ve enerji verimliliği konularında daha yaşanabilir bir dünya için güçlü iş birlikleri ve yeni projelerle sektöre yön vermeye devam edeceğiz.
Son yıllarda müşteriler, pompa teknolojilerinden daha fazlasını bekliyor. Enerji verimliliği, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme gibi global trendler, pompa sektörünü de şekillendiriyor. Akıllı, modüler ve çevre dostu pompalara olan talep artarken, Türkiye pazarı ise maliyet duyarlılığı, yerli üretime olan ilgi ve zorlu çalışma koşullarına dayanıklılık gibi özgün özelliklerle öne çıkıyor. Dünya genelindeki diğer pazarlarda olduğu gibi, Türkiye pazarında da kişiselleştirilmiş çözümler, hızlı ve güvenilir hizmet ile satış sonrası güçlü bir destek beklentisi bulunuyor. Bu beklentileri karşılamak için pompa üreticilerinin, teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek ürünlerini sürekli yenilemesi ve müşteri ihtiyaçlarına özel çözümler sunması gerekiyor.
Pompa teknolojilerinin hızla değişen iş dünyasına adaptasyonu için sektördeki profesyonellerin sürekli eğitim alması ve gelişen teknolojilere entegre olabilmesi önemli. Bu bağlamda, dijitalleşme, enerji verimliliği ve IoT gibi öncelikli alanlarda düzenlenecek eğitim programları ve teknik seminerler, sektördeki bilgi birikimini ve profesyonel yetkinliği artıracaktır. Bunun dışında pompa sistemlerinin uzun ömürlü ve verimli çalışabilmesi için etkili bir bakım ve satış sonrası hizmet ağı oluşturulması büyük önem taşıyor. Uzaktan izleme ve kontrol teknolojilerinin geliştirilmesi gibi yenilikçi çözümlerle bu alanda sürdürülebilirlik sağlanabilir.
İş süreçlerimiz dışında toplumda da değişim oluşturmayı hedefleyen projelere odaklandık
Genç neslin özellikle üniversite döneminde kritik yol ayrımları yaşadığını düşünüyoruz. Şirketimizde mühendislik başta olmak üzere birçok fakülte özelinde stajyer programları planlayarak öğrencilerin kariyerlerinde ilk adımlarını atmalarına fırsat sunuyoruz. Bu sayede, gençlerin teorik bilgilerini pratikte deneyimlemeleri ve gerçek iş dünyasıyla tanışmaları için değerli bir ortam sağlıyoruz.
2024 yılı içerisinde sosyal sorumluluk ve eğitim alanındaki çalışmalarımıza marka değerlerimiz doğrultusunda devam ettik. İş süreçlerimiz dışında toplumda da değişim oluşturmayı hedefleyen projelere odaklandık. BPW iş birliğimiz ile 22 genç kadını EMCC (European Mentoring & Coaching Council /Avrupa Yönderlik ve Koçluk Derneği)’ye akredite mentorlarıyla buluşturduğumuz ‘’Wilo ile Geleceğe Köprü’’ programını başlattık. Üç ay süresince toplamda 110 saatlik birebir görüşmelerle katılımcılara özgüven ve öz farkındalık, sektör bilgisi ve kariyer planlaması, sürdürülebilirlik ve iş-yaşam dengesi hakkında önemli kazanımlar sunduk. Üniversitelerin üçüncü ve son sınıf kadın öğrencilerine katkı sağlamak amacıyla planlanan programa yoğun bir başvuru yapıldı. Devlet ve vakıf üniversitelerinde eğitimlerine devam eden menti adayları dernek ve Wilo Türkiye’nin deneyimli isimleri tarafından yapılan mülakatlar sonrası seçildi. Program sonunda, katılımcıları Wilo Türkiye genel müdürlük binamızda ağırlayarak projenin ulaştığı güzel konumu mezunlarımızla birlikte sonuçlandırdık. Bu yıl da projemizi deprem bölgesinde okuyan ya da ailesi orada ikamet eden öğrencilerimiz için genişleterek çok daha fazla ulaşmayı hedefliyoruz.
Wilo olarak etkili bir şekilde gelişim kültürünü sürdürmek amacıyla eğitim ve öğretime verdiğimiz önemi kurum içi stratejilerimize de uyguluyoruz. Kültürel değerlerimiz ve kurumsal hedeflerimiz doğrultusunda geliştirdiğimiz eğitim programlarımız ile verimli bir öğrenme ortamı sağlıyoruz. Her Cuma gerçekleştirdiğimiz ‘’kişisel gelişim saati’’ uygulaması buna verilebilecek en güzel örnek. Kişisel gelişim saati ile çalışanlarımızın bireysel gelişimine odaklanarak kurum içi fayda oluşturmaya çalışıyoruz. Ayrıca çalışanlarımıza ayrıcalıklı bir çalışma ortamı oluşturmak amacıyla Wilo e-Academy ve LinkedIn Learning iş birliği ile çalışanlarımız 21.000’in üzerinde eğitime ulaşabiliyor.
Ürün segmentimizi geliştirmenin yanı sıra, yüksek tüketici memnuniyetini hedefleyerek çalışmalarımızı sürdürdük
2024 yılı dijital dönüşümün ön planda olduğu, gelişen teknolojiye uyum sağlayarak teknik organizasyonumuzu güncellediğimiz bir dönem oldu. Ayrıca, klima ve yoğuşmalı kazan sistemlerinin güvenilirlik ve verimlilik ihtiyacını karşılayan ürünlerimizle ön plana çıktık. Ürün segmentimizi geliştirmenin yanı sıra, yüksek tüketici memnuniyetini hedefleyerek çalışmalarımızı sürdürdük. Yeni nesil pompa seçim aracı Wilo-Select 5’i de kullanıcılarımıza sunduk. Gerçekleştirdiğimiz yenilikler ile sektörümüzün dijital dönüşümüne katma değer sağladık, çözümler üzerine karar verme ve kullanım süreçlerini hızlandırdık.
Hayata geçirdiğimiz yeniliklerin yanı sıra 2024 yılı içerisinde globalde birçok ödüle layık görüldük. Berlin’de German Brand Award ödül töreninde aynı anda 3 ödül kazandık. Aldığımız 3 değerli ödül ile birlikte 2024 yılında Microsoft Almanya ve Rolan Berger tarafından verilen (MIMA) Microsoft Intelligent Manufacturing Award ödülüne de layık görüldük. Financial Times ve Statista tarafından yapılan değerlendirme çalışmasında ise 2024 yılı içinde Avrupa’nın İklim Lideri seçildik. Wilo’ya değer katan ödül ve çalışmalar ile yılı bitirmeden EcoVadis tarafından platin madalyaya layık görüldük ve kazandığımız bu ödül sayesinde üst üste üçüncü defa sürdürülebilirlik başarımızı yenilemiş olduk.
2025 yılında ise çok daha büyük stratejik bir yapılanma içerisine girdik. Global olarak dünyanın birçok noktasında hizmet veren Wilo Grup olarak merkezi yapılanmamızı değiştirme kararı aldık. Global ölçekte hizmet veren bir şirket olarak, müşteri ve tüketicilere özel ve daha iyi hizmet verebilmek için ‘’bölgeselleşme’’ faaliyetlerine başladık. Yeni organizasyon şeması ile Wilo Avrupa, Wilo Amerika ve Wilo AMEA (Asya, Orta Doğu, Afrika) olmak üzere bölgeselleşme gerçekleştirildi. Bölgeselleşme planımız doğrultusunda Wilo Avrupa’nın Dortmund’dan, Wilo AMEA’nın Dubai’den, Wilo Amerika’nın ise Cedarburg’dan yönetimi gerçekleştirilecek. Yeni stratejimiz sayesinde, müşterilerimizi daha net odağımıza alacak ve bölgesel ihtiyaçları daha uygun bir şekilde karşılayacağız. Tüm süreçler Wilo Grubu’nun merkezi İcra Kurulu’na raporlanmaya devam edecek.
